KAYIP DÖRT MİLYON
10K
BALIK
KÖYLERİMİZİ NEDEN ŞEHİRLEŞTİRDİK
Bir zamanlar şehirlere girişi çıkışı vizeye bağlamak, göçü durdurmak ve şehir nüfusunun artışının mahsurlarını ortaya koyanlar köylere dönüş projelerini gündeme getirenler bu sorunun çözümü için gayret gösteriyorlardı.
Ülkemizin ağırlıklı tarım ülkesi olduğu gerçeği 50 yıldır ülkeyi yönetenler tarafından dile getirilir ve bu kesimler sayesinde de genelde siyasi partiler iktidar veya iktidar ortağı olurlardı.
Ancak son yıllarda ülkemizde geçmişle kıyaslandığında çok önemli gelişmeler görülmektedir.
KIRSAL KESİM YASALARLA ŞEHİRLEŞİYOR
Özellikle 2004 yılında yürürlüğe giren 5216 sayılı Büyükşehir kanunu ile ilgili il, ilçe belde belediyelerine bağlı köylerimiz mahalle statüsüne sokulmuş. Vatandaşlarımızın görüşü alınmadan bir kanunla Zorla şehirli olmaya itilmiştir.
Ve bu yasanın hükümlerine göre de köylerimizin tüzel kişiliği ortadan kalkmış taşınmazlar belediyelere devir edilmiştir.
Belediyelerimizde havada ararken tavada bulduk misali bu taşınmazları kendi tasarruflarına geçmesiyle ardı ardına meclis karalarları alarak bu taşınmazların satışı ile ilgili meclisten belediye başkanlarına yetkiler verilmektedir. VATANDAŞLARIMIZ KÖY STATÜSÜNDE İKEN CANLARI GİBİ KORUDUKLARI BU TAŞINMAZLARI MAHALLE OLDUKLARI İÇİN KORUYAMAMAKTA VE MÜDAHALE EDEMEMEKTEDİRLER. BÜTÜN TAŞINMAZLAR ELLERİNDEN ALINMIŞTIR. Bu uygulama adil değildir.
Şimdi ilçemizin Büyükşehir belediyesine girmeden önceki merkez ve köy nüfuslarına bir bakalım
AKYAZI İLÇESİ ŞEHİR NÜFUSU ARTTI, KÖY NÜFUSU AZALDI.
İlçemizin genel nüfusu son yapılan nüfus sayımına göre
Genel nüfus 77.536 Şehir merkez nüfusu 23.192 Köyler nüfusu 54.344 dür.
Genel nüfusun %70 i köylerimizde yaşamaktaydı.
Bu oran ve nüfus Büyükşehir belediyesine girişimizle değişti köylerimizde yaşayan nüfusun %15 ine yakınını şehirli yaptık. Genel nüfusa göre oranları şehirdeki oranı % 45 e çıkardık köylerde ki oranı da %70 den %55 e çektik bu %15 kesim yani eski köylüler yeni mahallelilerin tamamının geçim kaynağı tarım ve hayvancılık.
Şehircilik anlayışında tarım ve hayvancılığın yeri ne kadardır. Ne kadarına izin verilecektir.
Bu insanlar zaman içinde tarım ve hayvancılıktan men edileceklerine göre burada yaşayan halkımıza istihdam nasıl sağlanacak.
Büyükşehir yasası ile ilgili yapılmak istenen yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ise bu köylerimiz yerel yönetime zaten köy olarak bağlı deyimli idiler ki mahalle yapıldı.
Yine eskisi gibi belediyelere ait köy olarak kalsalar tüzel kişilikleri alınmasaydı ama modern ve çağdaş köyler haline dönüştürülmek için tarım ve köy işleri bakanlığınca veya Bayındırlık ve iskân bakanlığınca çalışmalar yapılsaydı olmaz mı’ydı. Köy konumunda imarı altyapısı suyu ilgili bakanlığın birimleri tarafından yapılsaydı daha iyi olmaz mı’ydı. Avrupa da ki köyler bu şekildedir. Ve böyle kalmaları içinde teşvik edilmektedirler.
Bu gün ülkemizde 5216 sayılı yasa ile zorunlu olarak mahalle olan tüm köylerimizde sorunlar yaşanmaktadır. Ve yaşanmaya da devam edecektir.
İlçemizde yaşandığı gibi!
Yaşanacak veya yaşanan sorunların ötesinde ülkemizin tarım ülkesi olduğu gerçeğinin ortadan kaldırıldığı ve artık mısırı buğdayı pancarı patatesi ve temel gıda maddeleri ve benzeri tarım ürünlerini üretecek ne arazimiz nede üreticimiz olacak.
Kaldı ki ANAYASAMIZIN 44–45–56–166 MADDELERİNDE GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ TOPRAKLARIN VE TARIM ARAZİLERİN KORUNMASI GÖREVİNİ DEVLETE YÜKLEMİŞTİR. Buna rağmen Tarım arazileri belediyeler tarafından imar düzenlemeleriyle orta ölçekli sanayi kuruluşlarına satıldığı görülmektedir.
Sanayiye evet ancak tarım arazileri üzerinde olmamak kaydıyla tarım arazilerin belediyeler tarafından da korunacağı umuduyla….
ARŞİVREN
18.08.2015
